Gazze
BAE ve Mısır, Filistin Yönetimi ile birlikte "savaşın ertesi günü" planlarını ilerletti.
Temel taslaklar, Hamas'ın elindeki siyasi ve askeri kontrolü, başka bir Filistinli, pan-Arap veya ortak bir varlığa teslim etmesini gerektiriyor.
Bu mümkün, ancak kolay olmayacaktır. İsrail, Hamas'ın Lübnan'daki Hizbullah'ta olduğu gibi yeteneklerini yeniden oluşturması durumunda harekete geçme hakkı konusunda ısrar edecektir.
Arap devletleri arasında, mevcut Filistin liderliğinin Gazze'de rol üstlenmeye ne kadar hazır olduğu konusunda da görüş ayrılıkları var. Ancak bir noktada bölge, Ramallah'ın yapabildiği her şeyle yetinmek zorunda kalabilir.
ABD'nin buradaki rolü çok önemli. Yalnızca o, İsrail hükümetini, Gazze'de hiç bitmeyen bir savaştan vazgeçmeye zorlayabilir.
Suriye
Başta Türkiye ve onunla aynı çizgide olan önde gelen Arap devletleri, Suriye konusunda övgüye değer bir şekilde öncü bir rol üstlendi.
Ülkede ele alınması gereken sorun, 14 yıllık savaşta nüfusunun yarısı yerinden edilen, yüz binlerce vatandaşı öldürülen ve devam eden bir ekonomik krizle boğuşan yeni Suriye devletinin aşırı kırılganlığıdır.
Ayrıca ülke, başta Dürziler ve Nusrayriler olmak üzere merkezi hükümete şüpheli yaklaşan silahlı gruplarla ve IŞİD'in uyuyan hücreleriyle derin bir iç anlaşmazlıkla karşı karşıya.
Şimdiki en büyük tehlike, Arap devletleri ve Ankara'nın sadece Şam hükümeti değil, aynı zamanda ülkenin büyük kısımlarını kontrol eden çeşitli silahlı gruplara karşı farklı pozisyonlar benimsemesidir.
Burada Arap dünyası ve Türkiye tek sesle konuşmalıdır. Arapların Esed'e (2021-2024) yönelik yaklaşımına benzer şekilde, yeni hükümetin dikkate alması gereken iç reformlar, yönetim, iç güvenlik ve dış ilişkiler için bir "görev listesi" oluşturulabilir.
Trump, Netanyahu'ya, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile arasındaki Suriye konulu gerginliği yatıştırmak için çalışacağını açıkça bildirdi. Bu, mevcut Suriye durumundaki en gergin konulardan birini hafifletecektir.
Dolayısıyla yaptırımların kalıcı olarak kaldırılması konusu da dahil, ABD'nin hala oynayacağı önemli bir rol var.
Son olarak, ABD'nin hem Suriye, hem de Ürdün ile 1974 tarihli İsrail-Suriye anlaşması ve işgal altındaki Golan Tepeleri'nin statüsü konusunda çalışması gerekecektir.