Psikolog Eda Kalaycıoğlu, mükemmel olma arzusunda aşırıya kaçılmasının kişinin ruh sağlığını olumsuz etkilediğini söyledi. Kişinin kendisinden beklentisi çok yüksek ya da gerçekçi olmadığında bunun stres, kaygı, huzursuzluk, baskı yaratabileceğini belirten Kalaycıoğlu, "Bu da kendisiyle ilgili tükenmişlik ve hayal kırıklığı yaşamasına yol açabilmektedir. Bireyler mükemmeliyetçiliği dengeli bir şekilde hayatlarında yönetebilirlerse zihinsel ve psikolojik sağlığın olumlu yönde etkilenmesine katkı sağlar." dedi.
Acıbadem Kent Hastanesi’nden Klinik Psikolog Eda Kalaycıoğlu, çağımızda başarı ve mükemmel sonuçlar elde etme arzusuyla özdeşleşen "mükemmeliyetçilik" kavramının genellikle kişinin hayatında "bir yanda başarıya giden yol, diğer yanda ise ruhsal ve psikolojik zorluklar" olarak iki zıt sonuç doğurabildiğine dikkat çekti. "Mükemmeliyetçi tutum her zaman kötü değildir, bireyleri yüksek seviyede performans göstermeye, planlı çalışma ve ayrıntılara dikkat etmeye motive edebilir." diyen Kalaycıoğlu şöyle konuştu: "Bu tutum; kişinin koyduğu hedeflerine ulaşmasına, kişisel gelişimine ve başarısına katkı sağlar. Birey mükemmel olmak için ne kadar çok çabalarsa, performansı nesnel olarak iyi olsa bile, kendisiyle ilgili yetersizlik algısı; kaygı, öfke, umutsuzluk ve utanç gibi duygular yaşamasına neden olur. Rahatsız edici bu duyguların yaşanması yaşam kalitesini olumsuz etkiler. Birçok insan, mükemmeliyetçi tutumları nedeniyle hedeflerine ulaşamama kaygısı yaşar. Bu kaygı, erteleme davranışlarına yol açabilir. Mükemmeliyetçi bir kişi, belirlediği ideal hedeflere ulaşamama korkusuyla işleri tamamlamakta gecikebilir veya işe başlamakta zorlanabilir. Sonuç olarak, düşük öz güven, sürekli öz eleştiri ve tatminsizlik; stres, içe kapanma, mutsuzluk ve umutsuzluk gibi duygusal zorluklara neden olabilir."
Sağlıklı beklentiler geliştirin
Klinik Psikolog Kalaycıoğlu, mükemmeliyetçi tutumların, başlangıçta bir motivasyon kaynağı gibi görünse de, uzun vadede kaygı, depresyon, stres, düşük öz-değer ve ilişkilerdeki zorluklarla birleşerek kişinin ruh sağlığını zedeleyebileceğinin bir kez daha altını çizdi; "Bunun yerine, daha sağlıklı beklentiler geliştirmek, hem bireyin kendisi için hem de başkaları için psikolojik iyi oluşu artırabilir. Bireyler için daha gerçekçi zihinsel hedefler ve davranışsal amaçlar koymak, mükemmeliyetçi tutumları makul bir düzeyde tutarak, sağlıklı bir yaşam sürdürmelerine yardımcı olabilir." dedi.
Ulaşılabilir hedefler koyun
Kalaycıoğlu, mükemmeliyetçilikle başa çıkmanın yollarının olduğunu söyledi. İlk sırada "hedeflerin ulaşılabilir olması"nın geldiğini belirten Kalaycıoğlu şu önerilerde bulundu:
"Belirlediğiniz hedeflerin ulaşılabilir olduğundan emin olun. Mükemmeliyetçi düşünceler ve tutumlar yerine, hedeflerinizi daha esnek ve adım adım ulaşılabilir bir şekilde oluşturun. Örneğin, ‘Bugün bütün projeyi mükemmel bir şekilde bitirmeliyim’ yerine, ‘Bugün bu bölümün bir kısmını tamamlamalıyım’ gibi daha spesifik ve ulaşılabilir hedefler belirlemek, süreci yönetilebilir kılacaktır. Bu yaklaşım, hem motivasyonunuzu artırır hem de hedefe ulaşmada daha başarılı olmanızı sağlar. Kendinizin ve başkalarının üzerindeki yüksek standartlarınızı gözden geçirin. ‘Her şey mükemmel olmak zorunda değil’ gibi kendinize hatırlatıcı ifadeler kullanın. ‘Bu hata, başarısız olduğum anlamına gelmiyor, öğrenmeye devam ediyorum’ diyerek kendinizi motive edin. Büyük hedeflere ulaşana kadar, küçük zaferlerinizi tanıyın ve kutlayın. Bu, mükemmeliyetçi baskıları hafifletmeye yardımcı olabilir. Küçük başarıları kutlamak, psikolojik olarak kişiyi güçlendirir, dengeli bir yaklaşım geliştirmeye katkı sağlar ve daha sağlıklı bir başarı anlayışı oluşturur. Bu şekilde, sürecin her aşamasında motivasyonunuzu yüksek tutarak, büyük hedeflere daha sağlıklı bir şekilde ulaşabilirsiniz. Kendinizi eleştirirken, motive edici ve destekleyici bir dil kullanmayı sürdürün. ‘Elimden gelenin en iyisini yaptım’ şeklinde bir içsel konuşma tarzı, kişiyi güçlendirir ve hedeflerine ulaşmakta destekler. Başkalarının başarılarıyla kendinizi kıyaslamak, mükemmeliyetçiliği besleyebilir. Bunun yerine, kendi ilerlemenize odaklanarak takdir edin. Sosyal destek almak, başkalarına duygusal olarak açılmak ve desteğe ihtiyaç duyduğunuzu kabul etmek, mükemmeliyetçi tutumda önemli bir parçadır. Bu destekler, stresin azalmasına, daha sağlıklı düşünme kalıplarının gelişmesine, kendini değerli hissetmeye ve nihayetinde daha dengeli bir yaşam sürmeye yardımcı olabilir. Kendinize karşı daha nazik olmak ve süreç içinde küçük adımlarla ilerlemek, uzun vadede başarılı bir yaşam sürmenin; zihinsel ve psikolojik iyi oluşun anahtarı olabilir."