Kolombiya ve Güney Afrika, Bogota'da bugün Gazze konulu acil bir konferans düzenliyor.
Popüler Gazete'nin Dr. Abdulaziz Aluwaisheg imzalı analizden aktardığına göre iki ülke, işgal altındaki Filistin topraklarında İsrail'in işlediği zulümlere odaklanarak, katılımcı ülkeleri uluslararası hukukun çok taraflı bir şekilde savunulması için istişare etmeye çağıracak.
Kolombiya ve Güney Afrika, Ocak ayında Uluslararası Adalet Divanı ve Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin İsrail-Filistin meselesine ilişkin kararlarını korumak ve desteklemek amacıyla kurulan Küresel Güney'den 10 ülkeden oluşan Lahey Grubu'na eş başkanlık ediyor.
Tüm ülkelerin davetli olduğu konferans, "İsrail'in yıkımını durdurabilecek ve hiçbir devletin hukukun üstünde olmadığı temel ilkesini savunacak somut hukuki, diplomatik ve ekonomik önlemleri acilen geliştirmeyi" amaçlıyor.
Kolombiya, son birkaç yıldır Latin Amerika'da İsrail'e karşı köklü bir değişime öncülük etti ve bu değişim, Ekim 2023'te Gazze'ye yönelik savaşın başlamasından bu yana hız kazandı.
Kolombiya'nın tarihsel olarak İsrail'in yakın bir ortağı olduğu düşünüldüğünde, bu değişim dikkat çekiyor.
2018 yılına kadar Latin Amerika'da Filistin'i devlet olarak tanımayan az sayıdaki hükümetten biri olan Kolombiya, uzun süre boyunca İsrail’e karşı durması için yapılan diplomatik baskılara karşı dirençli bir tutum sergiledi.
İsrail, Kolombiya'nın Orta Doğu ve Kuzey Afrika'daki ana ortağıyken, Kolombiya, İsrail'in Güney Amerika'daki ikinci büyük ticaret ortağı olarak kabul ediliyordu.
Kolombiya ordusu, onlarca yıldır İsrail ordusuyla yakın ilişkiler içindeydi. İsrail tarafından üretilen ve/veya bakımı yapılan çok sayıda silah sistemi ve mühimmatı satın aldı.
Her şey, Kolombiya'nın 2018'de Filistin devletini tanımasıyla değişmeye başladı.
Bu durum İsrail'den sert bir diplomatik tepki alsa da, ortaklıkları devam etti. Ancak Ekim 2023'te Kolombiya, İsrail'in Gazze'deki eylemlerini kınadı ve büyükelçisini geri çağırdı.
Cumhurbaşkanı Gustavo Petro, İsrail ordusunu "Nazilere" benzetti. Aynı ayın ilerleyen günlerinde İsrail, Kolombiya'ya yönelik tüm güvenlik ihracatını durdurdu.
Nisan 2024'te Kolombiya, Güney Afrika'nın, Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal edip Gazze Şeridi'nde soykırım yaptığını iddia ederek, Uluslararası Adalet Divanı'nda İsrail'e karşı açtığı davaya taraf olan 24 devlet ve uluslararası kuruluşa katıldı.
Kolombiya, bu yılın nisan ayında ise İsrail ile diplomatik ilişkilerin kesilmesi ve askeri iş birliğinin sona ermesinin ardından, bakımı zorlaşan eski İsrail yapımı Kfir'in yerine İsveçli Saab şirketinden 24 savaş uçağı satın alacağını duyurdu.
Petro, geçen hafta The Guardian gazetesinde Kolombiya'nın İsrail ile ilişkilerini neden kesmeye karar verdiğine dair bir köşe yazısı yayınladı ve ülkesinin "İsrail'e karşı durma görevi" olduğunun altını çizdi.
Cumhurbaşkanı, böyle kararlı bir adım atılmadığı takdirde dünyanın "küresel hukuk düzeninin bozulması" riskiyle karşı karşıya olduğunu ifade etti.
Petro, Netanyahu'nun 600 günden fazla bir süredir "Gazze'de bir yıkım kampanyasına, bölgesel çatışmanın tırmanmasına ve uluslararası hukukun genel olarak pervasızca terk edilmesine" öncülük ettiğini de ekledi.
Bogota, ülkedeki İsrail bağlantılı faaliyetler hakkında soruşturma ve kovuşturma yürüterek BM kararını uygulamak için bir dizi somut adım attı.
İsrail çıkarlarına karşı yaptırımlar uyguladı, özellikle silah ithalatını ve ayrıca Tel Aviv'e kömür ihracatını durdurdu.
Petro, böyle kararlı bir adım atılmadığı takdirde "Batı Asya'dan Latin Amerika'ya kadar küçük, gelişmekte olan ve daha az ayrıcalıklı uluslar için yasal korumalardan mahrum kalma riskiyle karşı karşıya olduklarını" belirtti.
Cumhurbaşkanı Petro,"Önümüzdeki seçenek sert ve acımasız. Ya savaş ve çatışmayı önlemeyi amaçlayan hukuk ilkelerini savunmada kararlılıkla duracağız ya da uluslararası sistemin kontrolsüz güç siyasetinin ağırlığı altında çaresizce çöküşünü izleyeceğiz" diye ekledi.
BM kararını veya benzeri uluslararası yaptırımları uygulama konusunda başarısız olan, ekonomik veya diğer hesapların ahlaki görevlerinin önüne geçmesine izin veren birçok devlete bakınca, Kolombiya'nın cesur duruşu bir takdiri hak ediyor.
Kolombiya'nın konumu, geçmişte İsrail'i destekleyen Latin Amerika ülkeleri arasında kökten bir değişime işaret ediyor.
Bu ülkeler, İsrail'in kurulmasına yol açan 1947 tarihli BM taksim planını desteklemede belirleyici bir rol oynamış ve sadece 13 ülke lehte oy kullanmıştı.
Kudüs'teki Guatemala Caddesi, Brezilya Caddesi, Kosta Rika Caddesi ve Meksika Caddesi gibi sokaklar, bu rolün anısına bu ülkelerin adlarıyla anılıyor.
Ancak Gazze Savaşı bu durumu değiştirdi. Artık Güney ve Latin Amerika'daki çoğu ülke Filistin haklarını destekliyor ve Filistin devletini tanıyor.
Kolombiya'nın yanı sıra Şili de Güney Afrika'nın soykırım davasına katıldı.
Brezilya, Kolombiya, Şili ve diğerleri Tel Aviv'deki büyükelçilerini geri çağırdı ve İsrail'in eylemlerini şiddetle kınadı.
2023'te Belize ve Bolivya, İsrail ile diplomatik ilişkilerini kesti. Ancak İsrail'in orada mevcut sağcı hükümet yönetimindeki Arjantin, Guatemala, Panama gibi hala dostları var.
İsrail, Gazze'ye yönelik saldırılarını ve Batı Şeria'daki etnik temizliğini sürdürdükçe, uluslararası hukuku açıkça çiğneyip gerilimi azaltma girişimlerini reddettikçe, Latin ve Güney Amerika ülkeleri, ödemek zorunda kalabilecekleri ağır bedellere rağmen Tel Aviv ile olan tarihi bağlarını koparmaya devam edecek.
Bugün başlayacak olan konferans ise, İsrail'in Gazze'deki Filistinlileri tecrit edip aç bırakarak teslim olmaya ve geri kalanını gitmeye zorlamak için hızlandırılmış adımlarına karşı kolektif eylem başlatma çabası olarak görülebilir.
Kolombiya, İsrail'in uzlaşmaz tutumu sonucu dosttan düşmana dönüşen bir ülke için mükemmel bir örnek oldu.
Sonuç olarak, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu Gazze'de işlediği savaş suçlarıyla İsrail'in yakın bir müttefikini kaybetti.