İsrail'in neredeyse tam kuşatması altında olan Gazze'de, 1 milyonu çocuk olmak üzere 2 milyondan fazla insan, giderek şiddetlenen bir açlıkla karşı karşıya.

Popüler Gazete'nin Washington Post gazetesinden aktardığı habere göre bölgeden gelen fotoğraf ve videolarda görülen açlıktan bir deri ve kemik kalmış çocuklar İsrail'e yönelik tepkileri daha da artırdı.

Gazze’de çocukların açlık nedeniyle ölmesi, sadece bir insani felaket değil, aynı zamanda uluslararası hukuk, vicdan ve küresel düzenin çöküşünün bir göstergesi oldu.

Hamas kontrolündeki Gazze Sağlık Bakanlığı'na göre, savaşın başlamasından bu yana 88'i çocuk olmak üzere 147 kişi açlıktan öldü.

UNICEF yetkilisi Edouard Beigbeder konuya ilişkin açıklamasında, beş bin çocuğun yetersiz beslenme nedeniyle tedavi gördüğünü bildirdi. Bu da her gün yeni ölümler yaşanacağını gösteriyor.

Gazzeli çocuklar neden açlıktan ölüyor?

İsrail, 2007’den bu yana Gazze’yi hem karadan hem denizden abluka altında tutuyor.

2023 Ekim'den sonra ise, bu abluka "tam kuşatma"ya dönüştü, Gazze'ye gıda, su, elektrik ve ilaç girişleri durdu.

Yardım konvoylarının geçişi ya tamamen engellendi ya da çok sınırlı geçişe izin verildi.

BM’nin ve STK’ların "kıtlık" uyarılarına rağmen, özellikle Gazze'nin kuzeyinde aylarca hiçbir yardım ulaşmadı.

Uluslararası hukukta "aç bırakmak", savaş suçu sayılıyor. Ancak Gazze’de yaşanan kıtlık bir savaşın bir sonucu değil, doğrudan bir silah olarak kullanılıyor.

Gazzelileri aç bırakmak, başta çocuklar olmak üzere sivilleri yavaş ve acı veren bir ölümle cezalandırmak anlamına geliyor.

Gazze’de birçok aile, çocuklarını hayatta tutabilmek için tuzlu su ya da otlarla beslenmeye çalışıyor.

Uluslararası baskı sonucunda İsrail, geçtiğimiz günlerde sınırlı da olsa yardımların girişine izin vermek zorunda kaldı.

Ayrıca bazı yabancı ülkelerin Gazze'ye havadan malzeme atmasına izin vereceğini belirtti. Ancak bu yardımlar Gazze halkı için yeterli değil. 

Yardımların son derece kısıtlı olması ve İsrail destekçi çeteler tarafından yağma yapılması nedeniyle açlık kaynaklı can kayıpları artarak devam ediyor.

Besin yetersizliği, özellikle bebekler ve 5 yaş altı çocuklar için ölümcül hale geldi.

Öte yandan BM, ABD, AB ve Arap ülkeleri dahil olmak üzere etkili aktörler, bu ölümleri durdurmak için gerçek ve etkili bir adım atmadı.

Açlık kaynaklı ölüm nasıl yaşanıyor?

Açlığın ilk iki haftasında vücut, depolanmış yağları enerjiye çevirmeye başlıyor. Açlık hissi zamanla azalıyor ama halsizlik, baş dönmesi ve konsantrasyon bozukluğu başlıyor.

İkinci haftadan sonra açlığın devam etmesi halinde kas erimesi başlıyor. Kalp yavaşlıyor. Organlar yeterli enerjiyi alamıyor.

Son aşamada ise bağışıklık sistemi çöküyor, enfeksiyonlara açık hale geliyor. Kalp kası zayıflıyor ve ritim bozuklukları oluyor.

Zihin bulanıklaşıyor, kişi çoğu zaman son günlerinde konuşamıyor, hareket edemez hale geliyor. Bilinç kaybı yaşanıyor ve sonunda kalp duruyor.

Açlık kaynaklı ölümlerde özellikle çocuklarda korku ve terk edilmişlik hissi çok yoğun yaşanıyor. Açlık ölümleri genellikle yavaş ve sessiz oluyor.

Susuzluktan ölüm

Su altyapısının çöktüğü Gazze'de insanlar, içme suyuna erişemediği için de hayatını kaybedebiliyor.

Susuz kalınması halinde de 24 saat içinde ağız kuruluğu ve baş ağrısı başlıyor. Üç günün sonunda halsizlik artıyor, idrar kesiliyor, tansiyon düşüyor, kalp hızlı atmaya başlıyor.

Son aşamada ise vücut ısısı artıyor, terleme duruyor. Kan kalınlaşıyor, damarlar tıkanıyor.

Beyin dokusu kuruyor, bilinç kaybı, kasılmalar ve organ yetmezliği başlıyor.

Hayatta kalsalar dahi izleri sürüyor

Doktorlar ve beslenme uzmanlarına göre yetersiz beslenmeye maruz kalan çocuklar, genellikle ömür boyu sürecek sağlık sorunları yaşıyor.

Yetersiz beslenme, beyinleri ve bedenlerinin tam olarak gelişmesini engelliyor. Sonuç olarak çoğu daha kısa boylu ve fiziksel olarak daha zayıf olabiliyor.

Çocukların beyinlerini geliştirmek için yetişkinlerden daha fazla enerjiye ihtiyaçları var, bu da onları besin eksikliğine karşı daha savunmasız hale getiriyor.

Bunun sonucunda hayatlarının ilerleyen dönemlerinde öğrenme yetenekleri zayıflıyor.

Ayrıca yetersiz beslenen çocukların bağışıklık sistemleri zayıflıyor ve bu da onları ishal, zatürre ve ateşe neden olabilecek enfeksiyonlara karşı daha duyarlı hale getiriyor.

Sonuç olarak Gazze’de çocuklar bombardımanlardan kurtulsa da açlık, susuzluk, ilaçsızlık ve travmalarla yavaş yavaş yaşamlarını yitiriyor.

21. yüzyılda, sosyal medyada çocukların açlıktan öldüğüne ilişkin görüntüler olağan bir hale geldi. Bu da, sadece Gazze’nin değil, kolektif insanlığın çöküşü anlamına geliyor.

Gazze’de ölen çocuklar sadece yemekten değil, güven hissinden de yoksun biçimde ölüyor.