ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, "İsrail’in Gazze’yi tamamen işgal etme planı" hakkında yaptığı yorumda, "İsrail’in kendi güvenliği için ne yapması gerektiğine karar verme hakkı var" dedi.
ABD’nin Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff’un Rusya’da gerçekleştirdiği temasların verimli geçtiğini belirten Rubio, "Belki de bu yönetim döneminde ilk kez, Rusya’nın savaşı sona erdirmek için ne tür taleplerde bulunabileceğine dair somut örnekler elde ettik" açıklamasında bulundu.
ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio, ABD merkezli bir haber kuruluşuna verdiği röportajda gündeme dair açıklamalarda bulundu.
"İsrail’in Gazze’yi tamamen işgal etmesi doğru bir karar olur mu?" sorusuna yanıt veren Rubio, "Başkan Trump’ın da dediği gibi, İsrail’in kendi güvenliği için ne yapması gerektiğine karar verme hakkı var" ifadelerini kullandı.
Gazze’de "insani kriz, rehineler ve Hamas’ın varlığı" olmak üzere 3 sorunun bulunduğunu belirten Rubio, "Hamas var oldukça barış mümkün değil. Kalıcı barış olmayacak. Eğer Hamas varlığını sürdürürse, her şey yeniden başlayacak" değerlendirmesini yaptı.
ABD’nin çok konuşulan insani krizin çözümü konusunda yardıma hazır olduğunu yineleyen Rubio, "Ama rehineler konusu ve Hamas’ın silahsızlandırılması gibi meseleler yeterince konuşulmuyor. Bu iki meseleye de odaklanmalıyız. Yani üçünü de ele almalıyız, ama insani konular dışındaki ikisini unutamayız" dedi. ABD Başkanı Donald Trump’ın tüm rehinelerin serbest kalması gerektiğini söylediğini hatırlatan Rubio, "Beşi, yedisi değil; hepsi. Ölü rehineler dahil" diye konuştu.
Rubio, Witkoff’un Rusya temaslarının verimli geçtiğini söyledi
ABD’nin Orta Doğu Temsilcisi Steve Witkoff’un Rusya’da yaptığı temaslara da değinen Rubio, görüşmelerin "verimli" geçtiğini belirterek ana hedefin savaşı bitirmek olduğunu vurguladı.
ABD Başkanı Donald Trump’ın temasların içeriği ile ilgili bilgi aldıktan sonra bazı Avrupalı liderlerle görüştüğünü aktaran Rubio, "Önümüzdeki birkaç gün boyunca Avrupalı müttefiklerimizle ve Ukraynalılarla görüşmeler yapacağız, neler yapılabileceğini göreceğiz. Eğer ilerleme devam ederse, Başkan Trump’ın hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin hem de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile bir araya gelmesi için bir fırsat doğabilir. Umarız yakın zamanda olur, ama tabii bu gerçekleşmeden önce daha yapılması gereken çok şey var" şeklinde konuştu.
"Düne göre barışa daha yakınız"
"Putin ‘savaşı bitirmekten’ bahsederken neyi kastediyor?" sorusunu da yanıtlayan Rubio, "Detaylara girmeyeceğim, çünkü elde edilen ilerlemeyi tehlikeye atmak istemem. Ama şu birkaç şeyi herkes anlıyor: Eninde sonunda bu sürece bir ateşkes dahil olmalı. İkinci olarak, bu savaşın sona ermesi için çözülmesi gereken temel meseleler arasında toprak konuları var. Dolayısıyla bir anlaşma olacaksa, hem Ruslardan hem Ukraynalılardan tavizler istenecek. Bu kolay değil" diye konuştu. Herkesin bu savaşın bitmesini istediğini kaydeden Rubio, "Ama zor olan konu savaşın hangi koşullarda biteceği. Ama bugün iyi bir gündü. Fazla abartmak istemem. Hâlâ kat edilmesi gereken bir yol var, ama düne göre (barışa) daha yakınız. Dün neredeyse hiçbir ilerleme yoktu" değerlendirmesini yaptı.
"Ateşkesin zamanlaması konusunda kesin bir şey yok"
ABD Orta Doğu Temsilcisi Steve Witkoff’un Rusya’daki görüşmelerden bir ateşkes önerisiyle döndüğünü belirten Rubio, olası ateşkesin zamanı konusunda kesin konuşmaktan kaçındı.
Rubio, "Zamanlama konusunda net bir şey yok. Belirli bir tarih konuşulmadı. Ama artık Rusya’nın savaşı bitirmek için hangi koşulları öne sürdüğünü daha iyi anlıyoruz. Şimdi bunu Ukrayna’nın ve tabii Avrupa’daki müttefiklerimizin neyi kabul edebileceği ile karşılaştırmamız lazım. Ve yapmamız gereken şey şu: Bu iki pozisyonu ne kadar birbirine yakınlaştırabiliriz?" ifadelerini kullandı.
"Rusya’ya yönelik yaptırımlar görüşmelerin gidişatına bağlı"
Görüşmelerde yeterli aşama kaydedilmesi halinde ABD Başkanı Donald Trump’ın hem Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, hem de Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy ile bir araya gelebileceğini aktaran Rubio, "Belki de bu yönetim döneminde ilk kez, Rusya’nın savaşı sona erdirmek için ne tür taleplerde bulunabileceğine dair somut örnekler elde ettik. Bugüne kadar bu elimizde yoktu. Tabii Ukrayna’nın da söyleyecek sözü var. O yüzden şimdi bu iki tarafı birbirine yaklaştırmalıyız ki; sürecin sonuna geldiğimizde Başkan Trump devreye girip işi bitirebilsin" şeklinde konuştu. Trump’ın Rusya’ya uygulamayı planladığı ikincil yaptırımlara dair kararı önümüzdeki 24 ila 36 saat içinde vermesinin beklendiğini söyleyen Rubio, "Bu, önümüzdeki görüşmelerin gidişatına bağlı. Son kararı başkan verecek: Bu yaptırımlar şimdi mi uygulanmalı, yoksa bir fırsat penceresi doğduysa bekletilmeli mi?" dedi.
"Artık Rusya’nın ne istediğine dair fikrimiz var"
Trump ile Putin arasında birkaç gün içinde bir telefon görüşmesi olabileceğini, ancak planlanmış bir şeyin olmadığını belirten Rubio, "Ama Witkoff’un Putin ve ekibiyle yaptığı görüşmeler önemliydi. En azından artık Rusya’nın ne istediğine dair bir fikrimiz var. Bu, Ukrayna’nın kabul edeceği bir şey olmayabilir, ama en azından bir temelimiz oldu. Şimdi de bu iki tarafı ne kadar yakınlaştırabileceğimize bakacağız" ifadelerini kullandı. Rubio, Trump’ın dahil olacağı ikili ya da üçlü bir liderler görüşmesinin müzakerelerde sağlanacak ilerlemelere bağlı olduğunu da sözlerine ekledi.